Kategoriler

27 Mart 2014 Perşembe

Hayvansı...

Evet, insanlara yardım etmek çok önemli. Fakat hayvan dediğimiz varlıkların da birer canlı olduğunu unutmamamız gerekir.



Sokakta gördüğümüz yaralı, aç, zehirlenmiş, işkence edilmiş veya bir şekilde yardıma muhtaç bir hayvanın bu duruma düşmesinin sebebi kendi cinsi değil; maalesef insan'dır!
Hayvanlar insana zarar vermez. Onlar herhangi bir tehdit hissetmedikleri sürece, keyfi ve çıkarları gereği insana zarar verecek şeyler yapmazlar. Bu güdü sadece 'insan' dediğimiz ve içinde çeşitli hisler barındıran garip karakterdeki tehlikeli varlığa aittir. Nasıl ve neden olduğunu anlamakta güçlük çektiğimiz 'kötü' özelliklerdeki tavır ve davranışları sergileyebilen 'insan hayvanı'nın, 'hayvan' deyip geçtiğimiz varlılara yaptıkları akıl alacak gibi değil.
Herhangi bir canlıya zarar verebilmekte sınır tanımayan insanoğlu için, küfür mahiyetinde bile olsa; 'hayvan', 'it', 'öküz', vs. demek hayvan dostlarımıza hakaret sayılabilir belki, ne dersiniz?!

Dünyayı ve hayatı yok eden; insanoğlunun ta kendisidir. Sadece kendi çıkarlarını gözeten, bunun için diğer canlılar ile doğaya zarar verecek herhangi bir şeyi vicdanı gram sızlamadan gerçekleştirebilen 'insan hayvanı' için söylenecek çok şey var lakin bu zihniyetteki bir varlık ne söylerseniz söyleyin anlamayacaktır. Olması gereken hakkaniyetli duyguları hiç oluşmamış ya da körelmiş birine vicdandan, şefkatten, saygıdan, sevgiden, merhametten bahsedemezsiniz. Anlamayacaktır, yabancı bir dilde konuştuğunuzu zannedecektir. Yani bazı insanları iyiliğe, doğruluğa, sevgiye, saygıya  davet etmek boşuna kürek çekmektir. Birimizin söylediği veya yazdığı 'iyi olun' mesajını yine 'iyi' dediğimiz bir diğer insan alacaktır sadece ama yorulmadan söylemeye devam etmek de lazım. İçinde kötülük barındıran bir kişinin bunu algılayıp, kendini eleştirip, doğru yolu bulması ve gerçek manada 'insan' olması yüzdesi oldukça düşük lakin imkansız değil tabii... O kadar da umutsuz olmamalı herhelde?!.

Ve fakat ne ilginç ve acıdır ki; aslında olması gerekeni rica minnet istiyoruz insanoğlundan?!
'Ne kadar iyi kalpli, merhametli, dürüst, şerefli, namuslu, vs. biri şu falanca yahu!' diyoruz şaşırarak...
'Bu devirde böyle insan kaldı mıydı?' diyoruz gözlerimiz dolarak...
'Hayvan dostu için göz yaşı döküyor, sevgiye merhamete bakar mısın?' diyoruz duygulanarak...
'İnsanlar yapmıyor şunun yaptığını, hayvanın duygularına bakar mısın ne yüce?' diyoruz ağzımız açık izleyerek...
Ne garip?!

Her gün bir çok haber, fotoğraf ve video görüyoruz hayvanlara yapılan işkencelerle ilgili. Bunları yapanların kesinlikle ve hiçbir surette 'insan' olamayacağında hemfikiriz. Yaptıkları şeylerin aynılarını ve hatta kat be katını onlar için diliyoruz üzüntü ve endişe içinde izlerken. Ve bu hep böyle sürüp gidecek gibi görünüyor. Umudumuzu yitirmemeye çalışırken daha iyi bir dünya ve insanlık için, diğer yandan da kahroluyoruz ümitsizce... Böyle de yaman bir çelişki söz konusu.



Evet, sokakta yaşayan ve sevgiye, ilgiye, ekmeğe, sıcak bir yuvaya muhtaç 'insan' dolu. Evet, açlıktan veya gördüğü şiddetten dolayı ölen bir sürü 'insan' var. Evet, insanlar ölüyor! Ancak onlar için duyduğumuz aynı kaygıları ve yaptığımız yardımları hayvan dostlarımız için de yapmalıyız. 'İnsan' olabilmenin gereklerindendir çünkü vicdan sahibi, merhametli bir kalbe sahip olmak. Yaratılmış her varlığın yaşam hakkı vardır bizimle birlikte dünyada. İnsanı 'insan' yapan özellikleri kaybetmemeliyiz.



Hayvanlar masumdur. Onları vahşi, saldırgan, zararlı, 'kötü' birer canlı haline getiren her zaman ve her şeyde olduğu gibi insanoğlundan başkası değildir.
'Hayvansı' deyip aşağıladığımız özellikler; insana dair, insansı özelliklerimizden daha masum değil mi bazen?

Bir 'hayvan dost' sahibi olup, onunla ağlayıp onunla gülüp, hayatı onunla daha da anlamlı hale getirebilenler şanslı insanlardır.
Bolca dost edinin, hayatınızı güzelleştirin.

















14 Mart 2014 Cuma

LINE İLE ÖZGÜRCE KONUŞUN

LINE’da kullanıcı bilgi ve görüşmeleri 3G, 4G ve Wi-Fi dahil tüm ağlarda şifreleniyor!
Yoğun iş temposu, şehirleşme ve hızlanan yaşam bizleri dijital dünyada sosyalleşmeye yöneltiyor. Bu alanda bilindik sosyal medya kanallarının yanı sıra ücretsiz mesajlaşma, ücretsiz sesli ve görüntülü arama gibi birçok hizmeti bir arada sunan mobil mesajlaşma platformları da öne çıkıyor. Aile bireylerinden arkadaşlara kadar hayatımızdaki herkesle her an paylaşımda bulunduğumuz bu platformlarda kullanıcıların dikkat ettiği en önemli özelliklerden biri de güvenlik sistemleri. Bu anlamda rakiplerinden ayrılan LINE’da kullanıcı bilgi ve görüşmeleri 3G, 4G ve Wi-Fi dahil tüm ağlarda şifreleniyor. LINE’ın iç denetim yönetimi alanında üç uluslararası sertifikaya (SOC2, SOC3 ve SysTrust) sahip olan ilk mobil mesajlaşma uygulaması olması da güvenlik standartlarına verdikleri önemin bir kanıtı niteliğinde.
Telefon Numaranızı Gizli Tutun
LINE’da kendinize özel bir ID belirleyerek telefon numaranızı kimselere vermeden iletişim kurabilirsiniz. Sizi LINE ID’nizi kullanarak ekleyen kişiler telefon numaranızı göremezler. LINE ID’nizi belirlemek için Diğer/Daha Fazlası > Ayarlar > Profil menüsünü kullanabilirsiniz.
Telefon numaranıza sahip kişilerin LINE arkadaşları listesine otomatik olarak eklenmek istemiyorsanız “Başkalarının Eklemesine İzin Ver” seçeneğini kapatabilirsiniz. Böylece sizi sadece LINE ID’nizi paylaştığınız kişiler ekleyebilir.

Tanımadığınız Kişilerin Sizi Rahatsız Etmesine Engel Olun
Anlık mesajlaşma uygulamaları kullananların korkulu rüyalarından birisi de yanlışlıkla alakasız bir mesajlaşma grubuna eklenmektir. LINE’da tanımadığınız kişilerin bulunduğu bir grup sohbetine davet edildiğinizde grupta bulunan kişiler telefon numaranızı göremiyor.
Tanımadığınız bir kişi size mesaj attığında LINE otomatik olarak  “Ekle”, “Engelle” ve “Şikâyet et” seçeneklerini sunuyor. Eğer size mesaj gönderen kişiyi tanımıyorsanız kolayca engelleyebiliyorsunuz.

Telefonunuz Yanınızda Olmasa Da Mesajlarınızı Koruyun
Yazışmalarınızı meraklı gözlerden korumak için LINE’a şifre koyabiliyorsunuz. Diğer/Daha fazlası > Ayarlar > Gizlilik ayarlarından “Şifre Kilidi”ni kullanarak LINE’ın her açılışta şifre sormasını sağlayabiliyorsunuz.

Ayrıca “Sohbet Odası Ayarları”ndan tüm sohbet geçmişinizi ve sohbetler içerisinde paylaştığınız tüm dosyaları tamamen silebiliyorsunuz.
Bir arkadaşınız LINE’dan size mesaj yazdığında bildirimin ekranda mesaj okunacak şekilde belirip belirmemesi ile ilgili ayarlarınızı da istediğiniz gibi düzenleyebiliyorsunuz. Bildirim ayarlarında yer alan “Önizleme göster” seçeneğini kapattığınızda, yeni bir mesaj geldiğinde ekranda gelen mesaj yerine “Bir mesajınız var!” yazısı görünüyor.

Paylaşımlarınızı Gizleyin
LINE’ı rakiplerinden ayıran bir diğer özelliği de ileti, fotoğraf, video, bağlantı gibi paylaşımların yapılabildiği, sosyal medya yapısına sahip Timeline ve Home özellikleri. LINE’daki Timeline ve Home hareketlerinizi yalnızca arkadaşlarınız görebiliyor. Ancak burada da iletilerinizin kimler tarafından görüntülenebileceğini belirleyebiliyorsunuz.
Timeline’ınızda paylaşmak istediğiniz iletinizi hazırlarken alt menünün en sağında bulunan “Kişiler” sembolüne tıklayarak iletinizin gizlilik ayarlarını yapabilirsiniz.

Nerede, Ne Zaman İsterseniz Güvenle Konuşun, Mesajlaşın!
LINE'ı tüm akıllı telefonlarda (iPhone, Android, Windows Phone, Blackberry, Nokia), tabletlerde ve hatta bilgisayarınızda bile kullanabilirsiniz.
Kullandığınız cihaza uygun LINE indirmek için: http://line.me/tr/download
Bir boomads advertorial içeriğidir.

11 Mart 2014 Salı

Buyurun Bağyan


                                      

Anacım sinirlendim yine. Tabii... 
Konu mu arıyorsun seni dellendirip asfalyalarını attıracak; aç Tv'yi, gasteyi yeterli?!
Yahu, etmeyin eylemeyin, insanı zıvanadan çıkarmayın, durun bi' ya! 

'Kadın ile erkek eşit mi, değil mi?' diye hala ve hala tartışıyoruz adamını satayım? 
'Kadın Hakları' diyoruz, 'Şiddete Son' diyoruz, 'Kadının toplumdaki yeri ne ola?' diyoruz?!
İyi de niçin ama niçin bunları konuşmak, tartışmak, izah etmek zorunda kalıyoruz yılın bilmem kaçında?
'İnsan' olmak yeterli ulen! İnsan olun, olmayanları uyarın olsun bitsin! Kadını erkeği mi var 'iyi, vicdanlı, şerefli, namuslu, şefkatli, dürüst, vs.' olmanın?! İnsan olun layn!!!

Geçen gün konuşmayı yeni öğrenmeye başladığını tahmin ettiğim bir adamceğiz (!) bulunduğumuz ortamdaki bir hanımdan bahsetmek için; 
'Bu bağyan ...' diye söze başladığında zıplayan sinirlerimi 'oturun oturduğunuz yerde, zıplayıp hoplayıp etrafı dağıtmayın şimdi' diye azarlayıp, kendimi de dışarı atmak suretiyle sakinleştirdim. 
'Atmak' dediysem, kendi yakamdan tutup kendimi kapı önüne koymadım tabii... Kibar davrandım o esnada bile kendime ve hatta çevreme.
Neyse efenim, hal böyle ve soğuktan dikenlerim tüy tüy iken şöyle bir düşündüm de; 
(Düşünmeyeydim iyiydi... Bkz: http://iklimdora.blogspot.com.tr/2014/02/dusunmek-lazm.html )   

Bu ziyadesiyle bayan kelime: 'Bayan' ne demekti? 


Şimdi hakkat düşünelim... 
Cinsiyet söz konusu ise bunu belirleyen iki kelime var değil mi;
Kadın ve erkek. 
Dişi cinse 'kadın', erkil cinse de 'erkek' demiyor muyuz?
Biz diyoruz da, erkekliği nimetten sayıp dişiliği (kadınlığı) ayıp sayan bazı adamlar ve hatta buna prim veren bazı hanımlar dahi 'bayan' aşağı, 'bayan' yukarı diye bu kelimeyi dillerine pelesenk etmiş durumda?!
Dil önemli bak bu bağlamda. Tabii...
 İnsanın başına ne gelirse şu dilinden geliyor. Sen git güzelim Türkçe'min içine et de, şahakulade kelimeleri başka bir organla yer değiştirmiş kafana göre uyarla ve farklı manalara çekmeye meylet ve ettir?! Hadi bakalım! 
Bulunması gereken yerde olmayan cücük beyninle pis pis düşün, sonra da onları senden ötürü 'kelime' olduklarına bin pişman halde diline dola? Hatta dolamakla kalma, habire dolaştır. 
Layn... Çek git!

Şekerim, 'Bayan' kelimesinin normalde hiçbir 'kötü tarafı yok. Tabii... Kelimeyi kötü yapan kullanıldığı yer, kişi, kullanılma amacı,vs.dir. 'Kadın' demeyip, özellikle ve ısrarla kullanılmasıdır. Yoksa, 'bayan' bir hitap kelimesidir. Ve bu amaçla gayet rahat kullanılabilir. 
Her dilde de aynı manaya tekabül eder. 
Aha da bak;

*Bayanlar ve Baylar... ...
Ladies and Gentlemen... ...
Damen und Herren... ... 
Mesdames et Messieurs... ...
Signore e Signori... ... diye seslenilir ya kadın ve erkeklere.

*Bir isim atalım işkembe-i kübradan; Şebnem ve Hakan Atakan çiftini şöyle takdim ederiz mesela;
Bay ve Bayan Atakan... ... (Şebnem Hanım, Hakan Bey!)
(Bak şimdi Bired'li Ancelina'lı film geldi aklıma; Mr. and Mrs. Smith... Bildin di mi?)

*Kibarlık olsun deyin kullanabiliriz belki tanımadığımız bir hanıma hitaben;
Bayan, şu sıraya geçiniz lütfen!

*'Bayanlara' özel diyorsak, 'beylere özel' demek lazım karşılığında. 

Velhasıl iki kelime de ya cinsiyeti belirtir olacak aynı anda ya da hitabeti. Bu kadar basit!

'Bayan / erkek doktor' diye kategorize edemeyiz iki cinsi cins bi'şekilde yani. 
Neden? Çünkü biri hitabet diğeri cinsiyet belirtiyor. Ancak 'kadın / erkek doktor' diyebiliriz. İvit...

Beylere gerek cinsiyet belirtmek, gerekse hitap etmek için direkt 'erkek' kelimesi kullanılıyor mesela. 
Neden? Çünkü te küçücükten beynine işliyor ebeveyni olacak insancıklar çocukceğize;
 'Sen errrkeksin. Errrkek olmak ayrıcalıktır. Errrkek dediğin errrkek gibi olur. Kadın kısmısına her daim ikincil muamelesi yapmalıdır, bunu ölene dek böyle hissettirmelidir ki kadın kadınlığını errrkek de errrkekliğini bilsin! Herkes yerini bilsin!'

 Zaten ilk sıra ve her öncelik errrkeğindir! Bu yüzden -tu kaka- olan, ayıp olan, söylenmesi gereksiz olan 'kadın' kelimesini sakın ola ki kullanmayasın! Dişiliği hatırlatacak ve adamı dinden imandan çıkaracak 'kadın' kelimesi çok sakıncalıdır. Hele ki nefsine yenik, aciz insan müsveddesi bir errrkek için çok çok sakıncalıdır. Bu böyle biline ve duyula! Duyulması için sürekli tekrarlana!
'Kadın' hariç her tür kelime, yafta, lakap, yakıştırma kullanıla! Örnek mi? Al sana 'Bayan' kelimesi! Tepe tepe, lüzumlu lüzumsuz, kamufleli hileli, dayatmalı cinsiyetçi, ayrımcı gayırımcı kullan gitsin!

Yok ya!!!




Bir hanıma 'bayan' diyerek hitap edecek olursak, erkeğe de 'bay' yahut 'bey' diye hitap etmemiz gerekir. Çünkü 'erkek' cinsiyet belirtir. Bay, bey ise hitap sözcüğüdür. Bu kadar basit!

Kadın / erkek
Dişi / erkek
Bayan / bay 
Hanımefendi / beyefendi

Bak, ne güzel di mi layıkıyla ve farkındalıkla bilince eğriyi doğruyu?! 

'Bayan' diyerek hitap edebiliriz bir hanıma ama 'Hanım' ve Hanımefendi' de ne hoş ne kibar ne tatlı hitap sözcükleridir değil mi?
Bir erkeğe 'Beyefendi' dediğimiz gibi aynen. Tabii bunları da insanların karakteristik ve kişilik özelliklerini tarif etmek adına kullanıyoruz, o da ayrı bir konu?!

'Çok hanımefendi bir bayandır kendisi...'
'Beyefendi bir duruşu var maşallah...'

Hanımefendidir ama bayan'dır ha! 
Erkek egemen toplumun öngördüğü ve dayattığı üzere yapılandırılmış, onun kurallarına göre yaşaması ve davranması gereken ikinci sınıf varlıktır çünkü. 
Kadınlık gibi çok özel ve mucizevi bir sıfatı yoktur. O errrkek cinsini de 'kadın' dünyaya getirmiyordur zaten. Gökten zembille inip, tahtına oturtuluyordur direkt. (Burda bi'şey derdim ama neyssse)



Bir de 'kız' kelimesini bekaret ile bağdaştıran zihniyetten ne beklersin? Neyi nasıl anlamasını bekler de, beklemekten fıtık olursun? 

Kız, henüz çocuk ya da genç sayılan ve evlenmemiş manasına gelen bir kelime olarak kullanılmalıdır. Yabancı kelimelerle örneklendirirsek;

Fransızca'da 'Mademoiselle' (matmazel) vardır mesela genç hanımlar için kullanılır. Daha olgun yaşta veya evlenmiş olan ise 'Madame' (madam) dır ya hani? Onun gibi. Bu kadar basit!

Kafasını cinsiyet ve ayırımı ile bozmuş insanlar olarak bu konuyu; 
'Amma da önemliymiş, n'olmuş bağyan dediysek, kadın olunca bi'şi mi oluyo? 
'Başka derdiniz yok mu?' şeklinde irdeleyenler olacaktır. İllaki... 
Ve evet, başka dertlerimiz de var sayenizde lakin bu da kafanıza soka soka öğretmeye çalıştığımız ve görülüyor ki daha da çok çalışacağımız konulardan biri ne yazık ki...

Ha, durumu imla kuralları hadisesine bağlayıp, basitliğe indirenler de var. Ayrı ya da birleşik yazılan 'de-da' gibi, ayrı yazılan 'şey' gibi... (Bu da şey gibi oldu ha...)
Bu bir dil ve adap hadisesi. 
Siz kadına kadınlığını unutturup, sindirip, itip kakıp, 'bağyan' dedikçe biz de size kendinize gelmeniz için daha çok dil dökeceğiz demek ki?!




Ben KADIN'ım, sen erkek'sin! Cinsiyet babından hani?!!!
Ve fakat üstünlük mevzu bahis ise eşit olduğumuz çok şey var olsa da kadın, her daim erkekten üstündür. Çünkü erkek cinsini de dünyaya getirmek üzere doğuran ve çekilesi çok zor acılara katlanan değerli varlık 'kadın'dır! Bu bile sadece ve tek başına üstünlük sağlaması için yeterlidir erkeğe karşı.
Bu yüzden erkekler ile 'eşitlik' konusunda sidik yarışına girmeye lüzum yoktur ve gereksizdir. 'İnsan' olarak her tür eşitliğe sahibiz, o ayrı. 
Ancak 'üstünlük' dersen orda bi'duracaksın efendi!!! 


































Popüler Yayınlar

Bendeniz

Fotoğrafım
Yazıyorum, paylaşıyorum... Hayatın sevmek ve inanmak olduğunu düşünüyorum... Az ve öz dostum ile kitaplarım olduğu sürece benden mutlusu yok... Dünyalıyım... İçi-dışı bir, özü-sözü bir olmak, istediğim...

Hürriyet Spoa

Bumerang - Yazarkafe
Bumerang - Yazarkafe

Hürriyet